Bağdat – INA
Siyasi gözlemciler ve analistler, Siyonist medyanın Irak’ın Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’yi hedef almasını kışkırtıcı bir girişim ve ahlaki ile dini değerlere açık bir saldırı olarak nitelendirdiler. Uluslararası toplumu ve İslami kuruluşları, bu tehlikeli saldırıya karşı caydırıcı önlemler almaya çağırdılar.
Irak Hükümet Sözcüsü Basim el-Avvadi, Irak'ın hem hükümet hem de halk olarak, Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’nin konumuna yönelik herhangi bir saldırıyı en sert ifadelerle reddettiğini belirtti.
Sözcü Avvadi'den yapılan açıklamada, "Siyonist rejim, soykırım savaşını sürdürüp insanlığa karşı alenen suçlar işleyerek, Gazze ve Lübnan’da açıkça öldürme ve saldırı uygulamalarını gerçekleştirdikten sonra, şimdi de kışkırtıcı ve ırkçı medya organları aracılığıyla Yüksek Dini Merciinin imajını lekelemeye yönelik ucuz bir girişimde bulunuyor." dedi.
Açıklamasında, "Irak hükümeti, halkımızın tamamı ve Arap-İslam dünyası ile uluslararası toplum tarafından takdir ve saygı gören Yüksek Dini Merciinin konumuna yönelik her türlü saldırıyı şiddetle reddediyor ve bu ırkçı zihniyetten kaynaklanan tehlikeli girişimlerin, halkların kutsallarına saygısızlık eden bir temele dayandığını ve saldırıların genişlemesini teşvik ederek uluslararası güvenlik ve barışı ciddi bir şekilde tehdit ettiğini" vurguladı.
Sözcü Avvadi, "Siyonist rejim bir kez daha, sadece kriz çıkararak, saldırganlığı ve savaşları körükleyerek varlığını sürdüren bir suç örgütü olduğunu kanıtlıyor ve her geçen gün daha da yalnızlaşıyor. Dünyada bu rejimin davranışlarını reddeden halkların ve uluslararası toplumun tutumları da bu saldırgan eğilimi doğrulamaktadır." dedi.
Bu gerçeklerden yola çıkarak, " Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’ni ve tüm uluslararası kurum ve kuruluşları, dünya Müslümanlarının duygularını inciten ve küresel çapta saygı gören kişiliklere yönelik her türlü saldırıyı reddetmeye ve kınamaya" çağırdı.
Sözcü Avvadi, "Irak, hükümet ve halk olarak, savaşı durdurmak için her türlü çabayı sarf etti, ancak rejim ve aşırılıkçı hükümeti, uluslararası toplumun başarısızlığıyla birlikte, durumun daha da kötüleşmesine neden oldu. Bugün ise açıkça işlenen suçları örtbas etmek için hakaret yaymaya çalışıyorlar. Biz bunu topyekûn reddediyoruz ve tehlikeli bir saldırı olarak değerlendiriyoruz; ancak bu durum, Irak’ın ilkesel ve sabit duruşunu hiçbir şekilde değiştirmeyecektir." diyerek sözlerini tamamladı.
Cumhurbaşkanlığı, Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’nin makamına dokunulmasını reddettiğini ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdığını duyurdu.
Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada, "Irak ve dünyadaki Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’ye işgalci rejimin medya organları aracılığıyla yapılan saldırıyı en sert ifadelerle kınıyoruz" diyerek, "Böylesi hakaretleri reddediyoruz ve tüm din ve mezheplerin kutsallarına saygı gösterilmesinin zorunlu olduğunu vurguluyoruz" ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanlığı, "Bu açık saldırı, tehlike ve şiddetin yayılmasına neden olacak ve bölgeyi daha fazla çatışmaya sürükleyecektir." diyerek, uluslararası toplumu "aktif bir şekilde harekete geçmeye ve halklar arasında nefreti körükleyen tüm çağrılara karşı acil tavır sergilemeye" davet etti.
Irak’ın "Filistin ve Lübnan’a yönelik saldırıların durdurulması için çabaları artırmayı" amaçladığını belirten Cumhurbaşkanlığı, "Irak'ın, Filistin davası konusundaki sabit ve ilkesel duruşunu ve Filistin halkının kendi kaderini tayin etme ve topraklarının tamamı üzerinde devletini kurma hakkını" desteklediğini vurguladı.
Zafer Koalisyonu liderlerinden ve siyasi analist Ahmed el-Vendi ise, "Siyonist rejim medyasının Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’nin fotoğrafını hedef alınacak kişiler listesine koymasını şiddetle kınıyoruz." diyerek, "Bu kışkırtıcı eylem, tüm ahlaki ve dini değerlere yapılmış açık bir saldırıdır ve bu, bu rejimin vahşiliğini ve ılımlılık ile barışa karşı savaş açma niyetini gösteriyor." dedi.
El-Vendi, " Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani, Irak’ın birliğini koruma ve toplumsal barışı güçlendirme konusunda öncü bir rol oynamış büyük bir dini şahsiyettir ve her zaman Irak ve İslam dünyasını bölünme ve aşırılıktan koruyan bir emniyet supabı olmuştur. Bu hakaret sadece merciin şahsını hedef almıyor, aynı zamanda kendisini hoşgörü ve barışın simgesi olarak gören milyonlarca Müslümanı da hedef alıyor." diyerek, uluslararası toplum ile tüm İslami ve Arap hükümetlerine "bu düşmanca eylemleri kınama ve caydırıcı tedbirler alma" çağrısında bulundu.
Iraklı milletvekili Hüseyin el-Battat ise, " Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’ye yapılan saldırı, Yüksek Dini Merciine konumuna büyük bir tecavüzdür ve bu, Şiiler, İslam dünyası ve yeryüzündeki tüm mazlumlar için bir semboldür." diyerek, " Seyyid Ali es-Sistani’nin, Filistin ve Lübnan halklarını destekleyen açık tutumları, bu gaspçı rejimin hedefi olmasına neden olmuştur, ancak arkasında zillete boyun eğmeyen ve sadece Allah’a secde eden milyonlarca Müslüman ve direnişçi vardır." dedi.
Siyasi analist Abbas el-Musavi ise, " Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’yi hedef alması, birçok mesaj barındırıyor. Bu, Netanyahu'nun işgalci rejime karşı duran tüm bilinçli düşünceleri kökten yok etme amacını gösteriyor." diyerek, "Bu mesele, Iraklı, Şii ve İslam dünyası nezdinde ciddi bir tepkiyi hak ediyor ve bu suçlu, büyük gösterilerle kınanmalı ve yargılanmalıdır." ifadelerini kullandı.
Siyasi analist Ahmed el-Yaseri ise, "Siyonist rejimin hedefi olma tehlikesinden kimse muaf değil. İşgalci rejim, Yüksek Dini Mercii Ayetullah Seyyid Ali es-Sistani’nin Filistin meselesine dair duruşundan dolayı ona karşı özel bir hassasiyet duyuyor." diyerek, " Seyyid Ali es-Sistani, bağımsız bir dini lider ve Necef havzasının en üst dini merciidir. Filistin davasını sürekli desteklemiş ve yaşanan katliamlarla ilgili sürekli açıklamalar yapmıştır." dedi.
Seyyid Ali es-Sistani’yi bu konuya dahil etmek, dünya üzerindeki tüm Şiileri kışkırtmak anlamına gelir ve Siyonist rejim, dünya genelindeki tüm Şiilerle çatışma istememektedir." diyerek açıklamasını tamamladı.